
Bir edebî tür olarak denemenin bizim edebiyatımızda öne çıkan türlerden biri olduğu söylenemez. Tanzimat’a kadar hâkim edebi tür şiirdir. Tanzimat sonrası roman, hikâye ve tiyatro, kurmaca türler olarak görülmeye başlar;- ama deneme yoktur!
Deneme, yazarın birey olarak öznelliğini ifşâ eder. Deneme yazarına göre herşey, ‘ona, yazara göre’dir. Osmanlı entelijansiyası, öznelliğini açığa çıkarmada dâimâ isteksiz davranmıştır: Şiir, öznelliği örtbas eder; denemeyse, açığa çıkarır.
Deneme, Cumhuriyet’le birlikte var’dır. Ataç, Sabahattin Eyuboğlu, Suut Kemal Yetkin, Vedat Günyol, Salâh Birsel, Nermi Uygur, Memet Fuat... Nedense, bu ilk kuşaktan sonra, deneme gözden düşmüş gibi görünür. Füsun Akatlı ve Enis Batur dışında, deneme türüne ehliyetle iltifat eden pek kimse yoktur.
İlginçtir: Şimdi sevgili Orçun’la birlikte genç deneme yazarlarının görünmeye başladıklarına tanık oluyoruz. Bu, gerçekten iyiye âlâmet!
Orçun, şimdi elinizdeki Denemeden Bilemezsin’in II. cildinde [200. fragman], bir ‘önsöz’ yazma durumunda kaldığında şöyle düşünmüş: “Adı ‘ön söz’ olsa da deneme elbet. Denemeden başka ne yazar, denemekten başka ne yaparım ki?”
Denemeden Bilemezsin – Fragmanlar II’de Orçun, bu türde iki farklı üslûbun farkındadır: “Evet, Ataç’çıl, Uygur’gil denemeleri seviyorum da Birsel’leyin de kalem oynatmak gerek arada.”
Oktay Akbal, kısa öykülere ‘öykücük’ demişti. Orçun da arada ‘denemecik’ler yazıyor;- daha da ileri giderek denemeyi minimalize ediyor âdeta... Deneme bir fragman’a indirgenebilir mi? Orçun ‘pekâla olur! demeye getiriyor;- oluyor da!..
Entelektüel donanım, gülen düşünce, ‘ruha da göze dört kol çengi’ ‘aylak bir üslûp’…ve cesur bir öznellik…
Daha ne olsun ki!
Hilmi YAVUZ
- Açıklama
Bir edebî tür olarak denemenin bizim edebiyatımızda öne çıkan türlerden biri olduğu söylenemez. Tanzimat’a kadar hâkim edebi tür şiirdir. Tanzimat sonrası roman, hikâye ve tiyatro, kurmaca türler olarak görülmeye başlar;- ama deneme yoktur!
Deneme, yazarın birey olarak öznelliğini ifşâ eder. Deneme yazarına göre herşey, ‘ona, yazara göre’dir. Osmanlı entelijansiyası, öznelliğini açığa çıkarmada dâimâ isteksiz davranmıştır: Şiir, öznelliği örtbas eder; denemeyse, açığa çıkarır.
Deneme, Cumhuriyet’le birlikte var’dır. Ataç, Sabahattin Eyuboğlu, Suut Kemal Yetkin, Vedat Günyol, Salâh Birsel, Nermi Uygur, Memet Fuat... Nedense, bu ilk kuşaktan sonra, deneme gözden düşmüş gibi görünür. Füsun Akatlı ve Enis Batur dışında, deneme türüne ehliyetle iltifat eden pek kimse yoktur.
İlginçtir: Şimdi sevgili Orçun’la birlikte genç deneme yazarlarının görünmeye başladıklarına tanık oluyoruz. Bu, gerçekten iyiye âlâmet!
Orçun, şimdi elinizdeki Denemeden Bilemezsin’in II. cildinde [200. fragman], bir ‘önsöz’ yazma durumunda kaldığında şöyle düşünmüş: “Adı ‘ön söz’ olsa da deneme elbet. Denemeden başka ne yazar, denemekten başka ne yaparım ki?”
Denemeden Bilemezsin – Fragmanlar II’de Orçun, bu türde iki farklı üslûbun farkındadır: “Evet, Ataç’çıl, Uygur’gil denemeleri seviyorum da Birsel’leyin de kalem oynatmak gerek arada.”
Oktay Akbal, kısa öykülere ‘öykücük’ demişti. Orçun da arada ‘denemecik’ler yazıyor;- daha da ileri giderek denemeyi minimalize ediyor âdeta... Deneme bir fragman’a indirgenebilir mi? Orçun ‘pekâla olur! demeye getiriyor;- oluyor da!..
Entelektüel donanım, gülen düşünce, ‘ruha da göze dört kol çengi’ ‘aylak bir üslûp’…ve cesur bir öznellik…
Daha ne olsun ki!
Hilmi YAVUZ
Stok Kodu:9786254088889Boyut:12 cm x 19,5 cmSayfa Sayısı:464Basım Yeri:İstanbulBaskı:1Basım Tarihi:Temmuz 2025Kapak Türü:Karton KapakKağıt Türü:60 Gr. HolmenDili:Türkçe
- Yazarın Diğer Kitapları
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
- İlgili Kitaplar