2015'in En Dikkate Değer Şiir Kitaplarından: Bir Merasime Hazırlık

2015 yılında 1000 civarında şiir kitabı yayımlandı. Hece dergisi geçtiğimiz yıl okuyuculara sunulan şiir kitapları içerisinden dikkate değer bulduğu 20 kitabı ‘Dosya: Şiir 2015’ başlığı altında verirken, bu kitaplar arasında Haziran’da yayımladığımız Selami Mete Akbaba’nın Bir Merasime Hazırlık’ı da yer aldı. İşte Cennet Arslan’ın kaleminden kitabın değerlendirmesi:

Bir Merasime Hazırlık 1991 doğumlu Selami Mete Akbaba’nın Ötüken yayınlarından çıkarmış olduğu ilk şiir kitabı. 64 sayfadan oluşan kitapta on yedi şiir yer alıyor.

Kapak resmi, Caravaggio’nun “Giuditta u Oloferne” adlı eserinden. Kapaktaki tasarım mitolojik öğelerin ağır bastığını hissettiriyor. Çılgın bir delilik. Bu mitolojik tabloda acı çekmeden acıyı yaşayan bir ruhun deliliği resmediliyor. Lale Müldür’ün de tespit ettiği gibi; “Çılgın bir delilik, 16. yüzyıl akıllı deliliğiyle, çılgın delilik hakkında yazılmış bir edebi-arkeoloji kitabı.”

Kitapta duygudan çok düşünce ön plana çıkıyor. Zihinsel bir merak, hayret uyandıran gerçekler.

Bunu yaparken konular itibariyle yazar gerçeküstü bir anlatış çabası içinde.

Acının bu denli şiirde yaşaması. Çağrışımlara açık. Buna rağmen kendini kolay ele vermeyen bir yöne sahip. Gerçekçilik yazarın eylemlerinde gizli. Sorumluluk aynı zamanda özgürlük. Sıradan, günlük sorunlarımızı şiirlerin hepsinde görebiliyoruz.

Şiir başlıkları konu içeriği veya tema hakkında ipucu verir nitelikte açık ve uyumlu. Şiirlerde tema olarak yas, hedef, tarih, zaman, hüzün, çağ, dünya, teknoloji, ölüm, irrasyonellik, hastalık, hayat, yaşamak, yakarış, hayal, kuşku, umut öğeleri ağırlıkla kullanılıyor.

“Dünya bir sesti

Sesleri meydana getiren

Tek sınırı dildi

Sınırlarla sarıldığında dile gelmedi

Sarsıldık.”

Serbest ölçüyle yazılmış. Şairin kendine has şiir diliyle anlatımı, özgün bir şiirsellik katıyor. Şairin büyük hedefi, sanırım, insanın kendisinin farkına varmasını sağlamak. Belki de gerçeği görmenin doğrudan yolu şaire göre bu anlatımda gizli.

Dingin zaman ve mekân tasvirlerinin yoğunlukta olmasına rağmen yer yer belirsizlikler de göze çarpıyor. Şairin tüm bunları bilinçli olarak kullandığı belli oluyor.

Kitabın adından da anlaşılacağı üzere bu şiirler bir çağrı bir davet niteliğinde. Bunun gerçekleşmesi için belli evreleri aşmak gerekiyor, sonuçsa ulaşılan hedef.

Şiirler sanki yeryüzünün bütün gizemini, derinliği çözme çabasında. Bu da insanı varlığından sorumlu kılan bir düşünceyi ortaya çıkarıyor. Yaşamak her şeye rağmen güzel, dedirtiyor.